99¢ Only
Shop smarter, save bigger with every purchase!
Sort by:
87 products
87 products
Kötülüklere iyilikle cevap verme rekorları kıran mükemmel bir şahsiyetin tatlı hatıraları... Sevginin, saygının, insana değer vermenin, dürüstlüğün, vefanın, çalışkanlığın, yiğitliğin, verdiği sözü tutmanın, sadakatin, cömertliğin, yardımseverliğin herkesi hayran bırakan destanı... Bu kadarı da çok zor, hatta imkansız diyeceğiniz güzellikte evrensel değerlerin ve erdemlerin zirveleri tutan öyküsü...
Guia Turistica De Estambul + Palacio De Topkapi Guia Del Visitante (Spanish)
Guia Turistica De Estambul + Palacio De Topkapi Guia Del Visitante (Spanish)
Exploring one of the largest and most populated cities of the world, this exhaustive travel guide demonstrates Istanbul?s unique place in world history. Presenting detailed explanations on historic areas and reputable restaurants, this is a timely reference for the metropolis that welcomes millions of tourists throughout the year and has been named European Capital of Culture in 2010. All historical and cultural sites?such as the Blue Mosque, the Hagia Sophia, Topkapi Palace, and Dolmabahce Palace?are succinctly described with illustrations, maps, and up-to-date information. Precise directions and the amount of time needed to visit each landmark are also included.
"TARIHE YÖN VEREN EN ETKIN 100" kitabinin yazar Michael Hart'a:
- Kitabinizin ilk yayinlanmasindan bugüne 10 yil geçti. ilk sirada Hazreti Muhammed'e yer verdiniz. Bu kararinizda bir degisme oldu mu, diye soruldu.
Yazar, bu soruyu soyle cevapladi:
-Kitaptakiler ilk 100 insan. Bu sayiyi 200'e, hatta 300'e cikarsak da Hazreti Muhammed'in ilk siradaki yeri sabittir. Unlülerin En Ünlüsü olarak gördügüm Muhammed *gibi bir insan bir defa gelmistir ve bir daha gelmeyecektir.
(*Allah'in selâmi O'nun üzerine olsun.)
Nobel ve Oskar ödülleri alan ünlü yazar George Bernard Shaw ise: Insanligin sorunlarinin üst üste yigildigi günümüzde Hazreti Muhammed'e her zamankinden cok muhtaciz. inaniyorum ki O aramizda olsaydi, sorunlarimizi bir kahve içme rahatliginda cözerdi, diyerek O'nu cok iyi tanimamizin geregine ve yüce ahlâkina dikkatlerimizi çekmistir.
Tum Seriyi gormek icin TIKLAYINIZ
Dilset Yayinlarinin Okuma Kitaplari Serisinde Turk edebiyatinin usta ve buyuk yazari Peyami Safa'nin polisiye-Macera hikayeleri yer almaktadir. Bu hikayeleri heyecanla okuyacaksiniz
Yayinevi: Dilset Yayinlari
Many empires have left their mark on Anatolian culture. And above all, these diverse influences can be seen in the varied cuisines eaten all over modern day Turkey. In his book Seljuk Cuisine, Omur Akkor looks at the cuisine of one of the earliest empires to come to Anatolia, the Seljuks. Through storytelling and history-rich recipes, Akkor shows how deeply food was intertwined with everyday life during the Seljuk period. Through a vibrant and engaging narrative, he provides a window into what the Seljuks ate in their Dervish lodges and palaces, in their markets and homes. Then he lists many of those recipes, so that you can eat the same food the Seljuks ate many centuries ago. Part short story, part history book, and part cookbook, Seljuk Cuisine brings ancient history to life—and into your kitchen.
Gelen bir mancinik tasi koca yigidi diz üstü çökertti. Kilici elinden gitti. Zaten onu sallayacak takati de kalmamisti. ?ki eliyle sancaga sikica sarildi. Sancagin bu surlarda ebedi, algalanmasini istiyordu.Ulubatli, nurdan bir nokta olmus sancagin altina düsmüstü. Sancagi öpmek istiyormus gibi dogrulmak isterken yoldaslari yetisti. Elindeki sancagi arkadaslarinin aldigini gördügünde, yüzünde mutlu bir tebessüm vardi. Baska âlemlere dogru kanat açmisti. Sancagi öpmek için kalkan basi surlarin üzerine düstü. Güzel asker, yigit asker, kahraman asker...
Orta Asya’da göçebe olarak yaşayan Türklerin askerleri azık olarak ne taşıyordu?
Malazgirt’teki törensel yemek neydi?
Uzun seferlere çıkan Selçuklu akıncı beylerinin terkisinde ne vardı?
Ertuğrul Gazi’nin şanlı alpleri savaşırken ne yiyordu?
Osmanlı’da ordu içinde neden esnaflar da vardı?
Yeniçerilerin kazanının kerameti neydi?
İstanbul’u fetheden şanlı ordu nasıl beslendi?
Kanuni, ordusuna n eden küflü çökelek yediriyordu?
Yavuz’un Ordusu, Sina Çölü’nde azık olarak ne aldı?
Peki, I. Dünya Savaşı’nda Sina’daki Osmanlı askeri..?
Fahreddin Paşa ve askerinin günlerce süren kuşatmaya dayanmalarının sırrı neydi?
Bir savaşı sadece güçlü silahlar ve kalabalık ordular kazanmaz. Bu kitap, silahlardan ve insan sayısından daha stratejik bir konuya kimsenin bakmadığı bir açıdan bakıyor. Aynı zamanda, küresel açlık sorunu için değerli ve pratik çözümler öneriyor. Geçmişin ışığıyla daha sağlam bir geleceğe adım için...
Tarihin altın sayfalarında yaşanmış lirik kahramanlık hikâyeleri, her zaman kalpleri derinden etkilemiştir. Bu titreyiş, ruhların ecdada olan vefa borcundan kaynaklanır. Bu kitaptaki hikâyelerde; savaşın acımasızlığı içinde bile insanlığını koruyabilen ve canıyla, kanıyla insanlık dersi veren kahramanlarımız vardır. Ceddimizin, bir hilâl uğruna insanlığını yitirmeden nasıl kahramanca mücadele ettiğinin örnekleri vardır. Milletimizin imanının, kan ve gözyaşıyla nasıl şekillendiği vardır. Yaşadığımız toprakları, bize hangi ruhların emanet bıraktığı vardır. Ecdadımızı bilmek, ecdadımıza vefa göstermektir.Yazar:Erdoğan TucanYayınevi:MüştuİSBN:
Turkey’s state authorities have deemed its major cultural objective, for over two hundred years, to be “westernization at all costs.” Despite this self-imposed goal, the core truth hasn’t changed: Turkey’s universe of thought has always leaned toward the East. Since cinema has always been a Western phenomenon, Turkish cinema is expected to correspond to a specific sphere in which Western cinema merges with Eastern thought. To truly explore the specific issues currently vexing Turkish cinema, one has to confront the aesthetic, technological, and ideological assumptions in the “deeply nationalistic and secular” approach to Turkish cinema and how they engage with the real social values of Turkish society. If one hopes to attain a cinema purified from all kinds of crisis, more democracy is required to create a cinema that is at peace with the past, present, and future of Turkish society.
Showing 80/87