Suikast ve Zehir - Ozal'in Olümündeki Sir

Tanım

Idris Gürsoy, ‘Özal’in Ölümündeki sir: suikast ve Zehir’ adli yeni kitabinda Özal’in ani ölümünün ardindaki süpheleri etrafli bir sekilde ele aliyor. Kitapta Devlet Denetleme Kurulu’nun raporunun kamuoyuna açiklanmayan bazi kisimlari, Özal’a suikast girisimi iddianamesi ve birçok tanikla yapilan mülakat ilk defa okuyucuyla paylasiliyor. Tamamen belgeler ve taniklarla suikastin izini süren yazar, Özal’in 1993’teki ani ölümüne giden sürecin 1988’de Kartal Demirag tarafindan gerçeklestirilen suikast girisiminden geçtigini belirtiyor. suikastla Özal’in cumhurbaskanliginin önünün kesilmek istendigini aktaran Gürsoy, Yarim kalan is 1993’te bitirildi. diyor. Olaydaki istihbarat zafiyetine de dikkat çeken yazar, Cezaevinden çikmis sabikali biri, Basbakan’in yani basina kadar nasil sokulabildi? suikast öncesindeki bes ayda kimlerle görüstü? diyor. Aksiyon Dergisi Ankara Temsilcisi Gürsoy’un bir diger önemli iddiasi ise Özal’a suikastin gerçeklestigi salonda tetikçinin yalniz olmamasi. Demirag’in, Özal’a, önündeki bir kisinin omzundan destek alarak ates ettigini öne sürüyor: silahi tutukluk yapinca kendini yere atmis ve manevralarla kursunlara hedef olmaktan kurtulmustu. Ifadesinde ‘rastgele ates ettim’ demesi de ilginçti. Muhtemelen salondaki ikinci tetikçi tarafindan öldürülecekti.